Sıfır, aritmetikte 0 rakamını simgeler. Bugünkü sayı sisteminde sıkça kullanılan sıfır, bir niteliğin yokluğunu temsil eder. Toplamada toplandığı sayıyı değiştirmeyen etkisiz, çarpmada sonucu sıfır yapan yutan, bölmede ise bir sayıya bölündüğünde 0 sonucu çıkar. Ancak bir sayıyı böldüğünde cevap tanımsızdır. a + 0 = 0 + a = a, -a + 0 = -a, 0 - a = -a, a x 0 = 0 x a = 0, 0/a = 0, a/0 = tanımsız
Birçok sıkalada sıfır başlangıç ya da nötr bölgeyi temsil eder. Sayı doğrusunda sıfırın sağı artı, solu eksi değerleri barındırır. Sıcaklık derecelendirmelerinde sıfırın yeri derecelendirme sistemine göre değişir. Örneğin Kelvin derecinde sıfır noktası -273°C'ye (mutlak sıcaklık) denk gelmektedir. Celsius derecesinde ise 0 noktası erime/donma noktası olarak alınmıştır.
Sıfırın MÖ 250 yıllarında Orta Amerika'da yaşayan Maya kabilesinde kullanıldığına dair kanıtlar vardır. MS 800 civarında ise Hintliler sıfıra benzer bir sembol kullanmışlardır. Hindistan'dan yayılan sıfır, MS 1400 yıllarında Avrupa'da da benimsenmiş ve kullanılmıştır. Sıfır sözcüğü büyük olasılıkla Arapça sifr sözcüğünden türemiştir. Sifr ise Hintçe'de boş anlamına gelen sunya sözcüğünün tercümesidir.
İnsanlar sıfır gibi bir sayısal değere 2000 yıl öncesine kadar başvurmaya gerek duymuşlardır. Bunun temelinde yatan en önemli etken ise sıfır rakamının temsil ettiği anlam ve yokluk kavramının ince bir çizgide ayrılmasıdır.
0 yorum:
Yorum Gönder